BAL, ARI POLENİ, PROPOLİS VE ARI SÜTÜ

BAL, ARI POLENİ, PROPOLİS VE ARI SÜTÜ

Einstein arılar için ‘ Arılar olmasa dünyada birkaç yıl içerisinde insanların yiyeceği hiçbir şey kalmazdı’ demiştir. Arılar bal yapmak için çiçek çiçek gezerken vücuduna bulaşan polenleri de bir bitkiden diğerine taşıyarak tozlaşmayı sağlar. Arılar nektarları toplayarak kovanlarına geldiğinde, kovanların önüne yerleştirilen tel kafeslerden geçerken vücuduna yapışan polen kütleleri dökülür ve arıcılar tarafından toplanarak ‘arı poleni’ olarak kullanılır. Arılar ürettikleri balı peteklere koyarken, daha yüksek besleyici özelliklere sahip, kraliçe arı için hazılanan bal ise ‘arı sütü’ olarak bilinir. Peteklerin korunması için üzerini reçine-mum karışımı bir madde ile kaplarlar. Bu madde ise ‘propolis’ olarak adlandırılır.

Bal ve kovan ürünlerinin bileşiminde 200 kadar madde bulunmaktadır. Proteinler, aminoasitler, vitaminler, polisakkaritler, şekerler gibi bileşenler balın besleyici özelliğini oluşturmaktadır. Vücudumuz için gerekli ama vücutta üretilmeyip dışardan alınması gereken ‘esansiyel aminoasitlerin’ tümü (8 adet) balda bulunmaktadır. Bu temel aminoasitlerin yanı sıra bal ve kovan ürünleri yüksek miktarda antioksidan içermektedir.

Bal ve kovan ürünlerinin kimyasal özellikleri birbirlerinden farklılık gösterdiği için etkileri de bu bileşenlere bağlı olarak farklılık göstermektedir.

Balın bileşimi ve antioksidan kapasitesi, balın elde edildiği bölgeye göre değişmektedir. Halk arasında bilinen koyu renkli bal daha yararlıdır bilgisi incelendiğinde gerçeklik payı taşıdığı görülmüştür. Balın içerisindeki yüksek antioksidan kapasite, kalp ve dolaşım sistemi bozuklukları, kanserler, bağışıklık sistemi yetersizlikleri ve çeşitli yangılı hastalıklardaki etkilerinin dayanağını oluşturmaktadır. Bal vücuda sürüldüğünde cildin içerindeki nemi etkin hale getirerek bakteriler üzerinde etkili olmakta, ayrıca besleyici özelliği ile hücre gelişimini hızlandırarak yara oluşumunu önleyebilmektedir.

Arı poleni, bileşiminin yaklaşık yarısı kompleks şekerden oluşmaktadır. Ayrıca vitaminler, yağ ve lipitler, proteinler ve aminoaistler taşımaktadır. Dolayısıyla besleyici özelliktedir. Arı poleni bağırsak hastalıklarında kullanılmaktadır. Son zamanlarda, özellikle yaşlanmaya bağlı olarak azalan vücut direncini artırmak için kullanılmaktadır. Tabi, etkisi balda olduğu gibi çevredeki çiçek ve bitki örtüsüne göre değişmektedir. Arı poleni, soğuk algınlığı, ülserler, kansızlık, enterit, ve kolit gibi yangılı bağırsak hastalıklarında kullanılmaktadır. Arı poleni ve halis bal karıştırılarak yapılan bir çalışmada, halis balın zayıf etkili olmasına rağmen, karışık haldeki macunun kuvvetli yangı giderici ve ağrı kesici özellik gösterdiği gözlemlenmiştir. Bu bakımdan kolit gibi rahatsızlılarda etkili olabileceği düşünülmektedir.Ayrıca yapılan hayvan deneylerinde ilaca bağlı olarak gelişen karaciğer hasarlarına iyi geldiği gözlemlenmiştir. Ve içerik analizinde arı poleni/halis bal karışımının halis bala göre 3 kat daha fazla antioksidan kapasiteye sahip olduğu gözlemlenmiştir.

Propolis, işçi arıların ağaç ve çalıların büyüyen kısımlarından topayıp arka ayaklarında depoladıktan sonra kovanda balmumu ile karıştırarak hazırladığı reçinemsi bir maddedir. Propolis ile ilgili yapılan çalışmalar sonucunda, yangılı hastalıklar, ülserler, yanıklar üzeirnde iyilşetirici etkisi bulunduğı ve bağışıklık sistemini güçlendirdiği ortaya konulmuştur. En dikkat çekici özelliği ise antibiyotik özelliğidir.Bakteri, mantar ve virüs enfeksiyonları üzerinde etkili olduğu ortaya konulmuştur. Propolis yüksek miktarda antioksidan kapasiteye sahip olmakta birlikte yüksek protein değerlerine sahiptir. Ağız ve boğaz mukozası üzerinde , diş çürüklerini önlemede pozitif etkileri mevcuttur.

Arı sütü, işçi arılar tarafından başın iki tarafında bulunan guddelerden salgılanan bir sıvıdır. Yumurtadan çıkan larvalar arı sütü ile beslenerek 3-4 ay içerinden 1000 katı ağırlığa ulaşırlar. Besleyici özelliği bala göre oldukça yüksektir. Dayanıksız olması nedeniyle özel formülleri soğuk zincir ile halka ulaştırılmalıdır. Yüksek antioksidan, protein, vitamin, aminoasit içermektedir

Bal ve kovan ürünleri polen bakımından zengin olduğundan polen alerjisi olan kişilerde dikkatli tüketilemelidir.

Saf propolis tahriş edici olabileceğinden seyreltilerek kullanılmalıdır. En güvenilir bal, propolis, arı sütü karışımı eczanelerde soğuk zincir de özel buz dolaplarında saklananlardır. Bu tip karışım halde satılan kovan ürünleri alerji durumlarında dikkat edilmek koşuluyla, bağışıklığı güçlendirmek için günde 1-2 tatlı kaşığı aç karnına tüketilmelidir.